O Pamuk’un Babasinin Bavulu
Orhan Pamuk Babamin Bavulu adli soylevinde bakiniz ne demis:
"Onu ancak degiistirerek gerceklige katlanabildigim icin yaziyorum."
Orhan Pamuk okudugum Istanbul adli kitabinda da bu soylevinde de
Babasini zevahiri kurtaramamis olmanin bezginligi icinde yasamis biri
olarak bize tanitmaktadir.
Aslinda Babasi Orhan'a bavulunu verdiginde Orhan'in gercek endisesi
Babasinin da kendisi gibi zevahiri kurtarip kurtaramadigiydi. Bavulu
acipta kendisi gibi zevahiri kurtaramadigini gorunce "hakiki" Babasini
kaybetmedigine sevinir. Ve bundan sonra kendisinin Bati'dan ogrendigi
yegane huner olan zevahiri kurtarmak yetenegini kullanarak Babasinin
kurtaramadigi o zevahiri kurtarmakla ovunur.
Bence Orhan'in bu soylevinde dile getirmeye calistigi en onemli gozlem
su:
"Kendimi kolaylikla ozdeslestirebildigim Bati-disi dunyada buyuk
kalabaliklarin , topluluklarin ve milletlerin asagilanma endiseleri ve
alinganliklari yuzunden zaman, zaman aptalliga varan korkulara
kapildiklarina tanik oluyoruz. ...Bati dunyasinda da zenginligin asiri
gururuyla milletlerin, devletlerin zaman, zaman benzer bir aptalliga
yaklasan bir kendini begenmislige kapildiklarini da biliyorum."
Ama aslinda Orhan sunu demek istiyor;->
"Kendimi kolaylikla ozdeslestirebildigim Bati-disi dunyadaki SPEE'lerin
kendi yasalarini yapma ve uygulama imkanlari Batinin sekularo-fascist
siyasal yapilariyla engellendiginden yasalarina sahiplenmeleri halinde
asagilanmalari ve baski altinda tutularak takip edilmeleri, dislanmalari yuzunden
dehset icinde kimliklerini kaybetme korkulariyla kivrandiklarina tanik oluyoruz. ...Bati
dunyasinin da zenginligin asiri gururuyla sekularo-fascistlerin kendi
yasalarinin super yasalar olduguna inanan diger SPEElere bunlara boyun
egmekten baska secenek tanimayan kendini begenmislik cinnetinde
olduklarini da biliyorum."
Fakat Orhan aradan yuz yil gecse de bunlari bu sekilde dile getiremez.
Bunu yapamiyacak olmasinin baslica nedeni Orhan'in kendini gercek bir
Batili gibi "zevahiri kurtarma"'ya adamis olmasidir. Ayrica Orhan'in
kelime haznesi de bunlari ifade etmesine yetmez. Orhan hala "millet"'le
"ulus"'u birbirine karistirmakta, Kitabimizdan lisanimiza mal edilmis
bir koklu kelime olan "hak/hakikat" kelimesinin bile yozlastirilmis
halini veri olarak kabul edip, onu daha da yozlastirarak
"hakikilik/hakiki(authentic)"'e indirgemis bulunmaktadir.
Orhan itiraf ettigi gibi "gerceklige/hakikate" katlanamaz bir kavramsal
bunalim icindedir. Onun icindir ki Orhan kolay yolu secip ayni
Batililarin yaptigi gibi "hakikatleri degistirip" zevahiri
kurtarmak(salvare apparentias)'ta bulur kurtulusu. Bunun icin Nobel'e
layik gorulmesine sasmamak lazim.
Fakat Bati icin aci gercek su;->
Salvare apparentias adina dagitilan Nobeller Batinin zevahiri
kurtarmasini saglayamiyacak;->RO(T/F)L
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder